HABER HER
ZAMAN HABERDİR
Haber alma özgürlüğünü nedir? Haber yaparken
gizlenmesi gereken ya da korunması gereken değerler nelerdir? Daha çok okunan
ya da daha çok izlenen bir haber yapmak için kişinin iş etiğinden ve/veya kendi
ahlaki değerlerinden taviz vereceği durumlar olabilir mi? Eğer olursa, bunlar
da yine hangi sınırlar içinde yapılmalıdır? Günümüz medyasında bize sunulan,
arasında doğruyu yanlışı ayırt etmenin ekstra bir çaba gerektirdiği, yer yer
bilgi kirliliğine yenik düşen haberleri okurken ya da izlerken belki bizler de
yukarıda soruları bazen kendimize soruyoruz. Tabi cevaplarımız değişken,
amaçlara ve sonuçlara, haberin özelliklerine bakarak her zaman aynı tepkiyi
vermemiz mümkün olmuyor.
Artık bilgiye çok kolay ulaşılabilen bir
çağdayız. Sosyal medyanın bile neredeyse gazete işlevi gördüğü, kullanıcıların
neredeyse birer gazeteciye dönüştüğü ve anlık paylaşımlarla yorumların eşliğine
rağmen bilginin hızla yayıldığı bu dünyada, hala bihaber olduğumuz çok gerçek
olduğu da ayrı bir durum. Medya mensubu olmayan bir vatandaşın bile merak
ettiği bir durum ya da olgu üzerine böylesine şiddetli bir keşfetme arzusunda
olabildiği dünyada, kamuoyunu haberdar etme görevini benimseyen mesleklerden
biri olan gazetecilerin ise keşfedilmeyi bekleyen her gizeme yeri geldiğinde
hayatlarını bile riske atmayı göze alarak yaklaşması, insan doğasındaki merak
ve mesleki başarı arzusunun birlikteliğine bir örnek sayılabilir.
GİZEMLERİN
PEŞİNDE GENÇ BİR GAZETECİ
2003 Cronos Ödülü ve 2002 Grand Imaginaire
Gençlik Romanı Ödülü sahibi 100Dünya'nın Gizli Yüzü, Danielle Martinigol'ün
kaleminden çıkma, üç kitaplık bir serinin ilk kitabı. Romanda öne çıkan
karakter, on altı yaşında genç bir gazeteci olan Sandiane Ravna. Birlikte
çalıştığı babası gibi hırslı bir gazeteci olan Sandiane'yi merkezinde tutan
100Dünya'nın Gizli Yüzü'nde, 100Dünya Konfedarasyonu'ndaki Başkadeniz'e giden
bu haberci kafilesinin başından geçen olaylara tanık oluyoruz. Sandiane'nin Başkadeniz'in
gizemli araçları Abis'lerin ve Abis'ler ile öne çıkan bu toplumun saklamak
istediği gerçekler olduğunu fark etmesiyle okuyucuda merak duygusu
uyandırılıyor. Gizemin yarattığı merak duygusuyla, hırslı ve gözü kara bir
gazeteci portresi çizen genç kızın, kendi yöntemleri ile topladığı ve bir
gazetecilik başarısı olarak kendisine geri dönüş sağlayacağını umduğu her bir
gerçek ise, aslında Başkadeniz toplumunun saklamaya çalıştığı tüm gerçeklerin
bir anda ifşa edilmesi tehlikesi, bir anda Sandiane'yi de tehlikenin içine
atıyor.
Genç gazetecinin bir yandan işine olan
bağlılığını, bir yandan da sırlarını keşfettikçe daha çok yakınlaştığı
Başkadeniz'e ve Abis'lere olan duygularının muhasebesini yaptığı anlarda, ilk
paragraflarda bahsettiğim sorgulamalara da kendi içinde girişiyor. Gizli saklı
elde ettiği ve konfederasyon içinde güçlü bir kriz yaratabilecek güçteki yeni
bilgilerin, Başkadeniz'de yapılan kuralların dışında uygulamalarının
haberleştirilmesinde pay sahibi olduğu yeni gerçeklerin Sandiane'in iç
hesaplaşması sonucunda genç kızı bir süre sonra neredeyse taraf değiştirmeye
yönlendiren çıkarımlarıyla ilerleyen kitap, devamını merak ettiren bir sonla,
ikinci kitapta okuyucuyla buluşmak üzere bitiyor. Bilimkurgu okurlarının gözünden kaçmayacak
bir kitap 100Dünya'nın Gizli Yüzü.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder