Yordam
Kitap'tan çıkan, kadın çalışmaları üzerine bir kitap Sharon Smith'in yazdığı beş
farklı makaleden oluşan bir kitap Kadınlar ve Sosyalizm.
Engels'in
Ailenin, Özel Mülkiyetin ve Devletin Kökeni adlı kitabını kaçıncı tekrar
okuyuşum bilemem, ancak şu yazıyı yazarken bile masamın üzerinde duruyor ve
yıllardır ara ara açıp okuduğum gibi, geçen hafta da bu kitaptan bazı bölümleri
tekrar okudum. Kadınlar ve Sosyalizm'de de sıklıkla Engels'in kaleme aldığı ve
Marksist teorinin yapı taşlarından olan bu kitaptan alıntılar göreceksiniz.
Herkesin anlayacağı şekilde yazıldığı halde, karmaşıkmış gibi göründüğü için
çoğunluğun uzak durduğu ve uzak duran bu çoğunluğun nedense fikir sahibi olmayı
başardığı konulardan biri, Sharon Smith'in alıntılarla zenginleşen kitabı ile
daha fazla insana ulaşabilir umarım.
Kadınlara
uygulanan baskının doğuşu, sınıflı toplum yapısı ve emeğin sömürülmesi gibi
konuları irdeleyen yazar, cinsiyete dayalı işbölümü ardından toplum yapısının
geçirdiği değişime, aile kavramının ortaya çıkışı ve kapitalizm için nasıl bir
ihtiyaç haline dönüştüğüne de değiniyor.
Ağırlıklı
olarak ABD'deki kürtaj konusu üzerine farklı siyasi liderlerin görüşleri ve bu
görüşler üzerine olan yorumlarıyla beraber, feminizmin başına gelenleri
sorguladığı bir bölüme de kitapta yer veriyor. Naomi Wolf'un kapitalizm ve
kadınlar konusundaki ilginç (!) yorumlarının yer aldığı bu bölüm, kitap
üzerinde en fazla kenarına kendi yorumlarımı eklediğim bölümlerden biriydi
diyebilirim. Biz ne diyoruz, sen ne diyorsun Wolf, demek istiyorum. Neyse.
Rus Devrimi
içinde kadının konumu, kadın haklarının kazanımı (ancak Stalin'le beraber
tekrar kaybedilmesi), Marx'ın kadın sorununu ele alışında feministlere eksik
gelen noktalar gibi konuları irdelediği son bölümde Smith, özellikle Lev
Troçki'den yaptığı alıntılarla kadına verilen önemin altını sıklıkla çiziyor ve
bir yerde de Marksist feminizme yöneltilen eleştirilere cevap veriyor.
Gönül ister
ki kitap hakkındaki fikirlerimi açık açık yazabileyim, katıldığım ve
katılmadığım noktaları, hatta tarafsız bir gözle bakıldığında yazarın tarihi
gerçekleri ve neredeyse aynı makalesi içinde okura yansıttığı tutarsızlıkları.
Zira, özellikle bir konuda kesinlikle tutarsız bir makale kaleme almış; örneğin
makalede Ortadoğu'nun siyasi - kültürel yapısı hakkında bulunduğu bir kaç
çıkarımda kesinlikle ve kesinlikle tarafsız bir gözle bakmadan bir kaç yorumu
mevcut. Ek olarak, aynı makalede bölgenin son yüz yıllık tarihi üzerinden
kadınlara uygulanan baskı üzerine bir yola girmiş ancak sonunda ortaya attığı
iddialar, makalesinin başında, hatta kitabın tamamında çizdiği tabloya zıt. Yanlış
yoldan doğru sonuca varamamış gibi düşünün; bunun haricinde insanların neler
düşündüğünü görmek için bence tutarsızlıklarla dolu bir makale de olsa
okunmasında fayda var. Ayrıca tek bir makalede böyle bir tutarsızlık gördüm, bu
da belki kaynaklarının yanlışlığındandır, bilemem. Taraflı tarihi kayıtları baz
alarak incelemişse dönemi ve bölgeyi, böyle bir çıkarımda bulunması da normal.
Kitabın geri kalanı konusunda bu yorumlarımdan bağımsız, cidden okunması
gereken makaleler mevcut.