Uzun zamandır John Berger
okumamıştım. En son, üniversitede okurken “Buluştuğumuz Yer Burası” adlı
kitabını okumuştum. Yine topluca kitap almaya giriştiğim bir dönemde atlamak
içime sinmedi, Fotokopiler’i de aldım.
Fotokopiler, bir çok kısa
yazıyı (aslında anıyı) barındıran bir kitap. John Berger hayatındaki izleri bir
şekilde kısa kısa kayde geçirmiş sanki. Geçmişinden bu gününe, aslında çoğlukla
geçmişi içinde yolculuk yaparak ilerliyor kitap.
Zamanın ne kadar çabuk ve
vicdansızca aktığı, insanlığın basit ve hayati gerçekleri, yaşlılar, gençler,
yaşanmış acılar, beklentiler, aileler... ve sanat. Elbette Berger yazarken
kendi içinde bulunduğu dünyadan, sanatçıların dünyasında da bahsetmese olmazdı.
Öyle ki bir bölümde Abidin Dino’nun ölümü hakkında yazdıklarına denk
geleceksiniz okurken, bir başkasında resimlerine uzun uzun baktıkları bir
ressam arkadaşı ile aralarındaki bir çeşit sözsüz iletişime.
İnsanları yakından tanıyan
ve insanlara değer veren bir sanatçının, yine insanlar hakkında oluşturduğu bir
çeşit kayıt defteri olan Fotokopiler’i okursanız, su gibi akan zaman içinde siz
de kendi kaydınızı tutmaya başlamayı düşünebilirsiniz belki.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder