26 Aralık 2014 Cuma

Glen Duncan "Son Kurtadam"

SON KURTADAMLA TANIŞIN!

Televizyonu açtığınızda, gece yarısında karşınıza bir kurtadam ya da vampir dizisinin çıkması son yıllarda olduğu gibi, bugünlerde de normal. 1990'ların sonu ve 2000'lerin başında ülkemizi vampir - kurtadam kavramıyla daha sıkı fıkı hale getiren, hatta belki de bu kavramlarla tanıştıran Buffy The Vampire Slayer ve ardından Angel gibi dizilerin üzerinden yıllar geçti. Ancak aradan şöyle bir on yıl geçtikten sonra bir vampir hikayesinin kurtadam hikayesiyle birleşmesinden oluşan malum sinema filmi serisi asıl patlamayı yapan oldu. Tüketim kültürü adına yeni bir alan yaratan bu seri ile beraber, bu türe odaklanan televizyon dizilerinin, sinema filmlerinin ardı arkası kesilmedi. Doğal olarak bu süreçte vampir, büyücü, cadı, kurtadam romanları ardı ardına geldi. Türle ilk kez tanışanların haricinde neredeyse yaşı itibariyle okumanın tadını yeni almaya başlayan çoğu insan için bu tür romanlar bir anda vazgeçilmez olmaya başladı. (Benim gözlemlediğim kadarıyla bu türde yayınlanan ve yeni oluşan kitle haricindeki okurlara da ulaşmayı başarabilen eser sayısı ise maalesef pek az oldu.)

Glen Duncan'ın Son Kurtadam'ı ise İthaki Yayınları tarafından 2014'ün Ekim ayında yayınlandı. Kapağındaki Nick Cave alıntısı görür görmez dikkatimi çekti. Peşinden de Cave'in tarzını yansıtacak bir başkarakter olabileceği görüşümü pekiştirecek şekilde arka kapak yazısını okumuştum ve evet; karşımızda kendisini seri üretime bağlamış vampir - kurtadam romanlarından hayli uzak bir eser vardı. İlk sayfaları okumaya başladıktan sonra ise rahatlıkla emin oldum ki, Son Kurtadam'ımız Jake Marlowe bildiğiniz(!) kurtadamlardan pek farklı.

Hayatını devam ettirdiği - neredeyse - 200 yıl boyunca her ay bir cinayet eşliğinde açlığı dinen Jake Marlowe, aldığı bir haber üzerine sonsuzdan biraz kısa sürecek olan hayatının artık sonuna geldiğini düşünmeye başlar. Ezeli düşmanının elinden, kurtadam avcılarının elinden ölümü çok yakındır. İntikamını almak için uzun zamandır bekleyen Av'ın elinden hayatı, gelecek olan ilk dolunayda son bulacaktır. Bunların yanında Jake'in derdine bir dert daha eklenir: Yaşayan son kurtadam olması yüzünden peşinde başka bir grup, kendi çıkarları için Jake'i ele geçirmek istemektedir; vampirler.

Jake, yıllar önceki ilk cinayetinin bedelini tüm hayatına yayılmış bir karanlık, kendi kendisine yönelik bir cezalandırma, yer yer umursamazlık, kadınlardan uzak durmak (sevdiği kadınlardan uzak durmak) gibi farklı şekillerde kendisine ödetmeye çalışmaktadır. Ancak yaklaşan ve kaçınılmaz ölümün keskinliğine doğru hiç korkmadan ilerler; çünkü Jake'e göre o, bunu çoktan hak etmiştir.

Yaşama dair hiçbir umudu kalmayan bir kurtadamı, dünya üzerindeki son kurtadamı hayata yeniden asılmaya ne bağlar? Jake Marlowe nasıl birden yaşamak için can atan bir (kurt)adama dönüşür?

Cevabını, devamında gelecek olan hareketli sayfalar içinde, koştururcasına okumak isteyeceğiniz satırlar içinde bulabilirsiniz.

Üslubundaki ironinin tadı okuru kendisine bağlıyor. Hikayenin neredeyse her bölümde akışını hızlandırması, Jake karakterinin yaratımındaki başarı....

Romanda "zor durumda bir kadının erkeğe ihtiyaç duyması" kalıbının kırıldığı bir sahnenin tasviri ise, erkeğin güçlü olarak mitleştirildiği bir dünyada, özellikle de "kurtadam erkek" olarak metinde yer alan karakterin yetersiz/güçsüz/ olduğu noktanın/noktaların belirtilmesi, Duncan'ı ayrıca takdir etmek için bir sebep. Her ne kadar kitabın özellikle ortalarına dek olan süreçte okura sunulan kadınların genellikle cinsel açıdan karakterin ilgisini çekerek var olmasının ardından, yazarın güç dengelerini değiştirdiği bir sahneye yer vermesi özel dikkati hak ediyor.

Sürpriz sonuyla, her bir karakteriyle, sürekli hareket halindeki olaylar zinciriyle ve elbette unutamayacağınız son kurtadam Jace Marlowe'un hayata bakışıyla sizleri tanıştıracak olan Glen Duncan imzalı bu romanı gözden kaçırmayın.

İyi okumalar. 

2 yorum:

Bülent Özgün dedi ki...

Harika bir yorum olmuş. Elinize sağlık.

Kareler Ve Sayfalar dedi ki...

@ Bülent Özgün: Teşekkür ederim...