Heinrich Schliemann, yedi yaşında kendisine doğum gününde babası tarafından
armağan edilen "Resimli Dünya Tarihi" ile tarih ve arkeolojiye ilgi
duymaya başlamış, kimileri için arkeolojinin babası olarak kabul edilen bir
tüccar ve arkeolog. Arkeolojiye olan ilgisi ve tutkusunun etkisiyle yoksul bir
aileden gelip farklı işler ve ülkelerde yaşayarak edindiği servetini, büyük
tutkusu haline gelen Homeros'un anlatılarında geçen Troya'yı keşfetmek urğuna
harcar. Say Yayınları'nın Yedi İklim Tarihi serisinden çıkan Troas'ta Yolculuk
adlı bu kitap ise Schliemann'ın Troya'nın izini sürme yolculuğunu birinci elden
okura sunuyor.
13 Mayıs
1881'de Çanakkale'den yola çıkıyor Schliemann. Hisarlık, Kestanbol, Babakale,
Asos, Papazlı, Altınoluk, Edremit, İda, Gargaros, Büyük Pınarbaşı, Dalyanköyü,
Çanakkale şeklinde ilerlediği yol boyunca yalnızca coğrafi ve arkeolojik notlar
almakla kalmayan yazar, aynı zamanda dönemin coğrafyasında yaşayan halka dair
de pek çok ayrıntıyı notları arasına almış. Nüfusun yapısı, toprakların el
değiştirmesinde incelikli durumlar yazarın da birinci ağızdan dinlediği
bilgilere dayanarak okura sunulmuş.
Yolculuk
boyunca karşılaştığı Türkler'in adetlerine, ziyaret ettiği köylerin acılı
anılarına, dönemin insanlarının yardımseverliğine ve genel alışkanlıklarına da
sık sık takdir ederek yer veriyor Schliemann.
Troya
kazıları sırasında çekilen fotoğraflar, bölgenin geneline dair fotoğraflar ve
haritalar kitabın sonundaki ekler kısmında yer alıyor; halkın da dahil olduğu
çalışmaların yansıdığı bu fotoğrafları görmek güzel.
Hayatımın
büyük bir kısmında hemen her yaz kısa ya uzun süreliğine de olsa zaman
geçirdiğim bir coğrafyaya dair bu kitabı okumak
güzeldi; aynı zamanda arkeoloji ile ilgilenenler için de faydalı bir
kaynak olduğunu düşünüyorum, okuması da zevkli, siz de sayfalar ilerledikçe
yazarla beraber yürüyorsunuz, eğer bölgeyi tanıyorsanız, adımlarını attığı
yolları bile gözünüzde iyi kötü canlandırabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder