Satranç
oynamayı galiba on yaşımda öğrendim. Öğrendiğime sevinip, oyundan da büyük
keyif almaya başladığımda da uzun bir süre deli gibi satranç oynadım. Genelde
herhangi bir şeyi tadında bırakan bir yapıda olmadığımdan, yeni keşfettiğim bu
dünyada kendimi kaybettim, sürekli satranç oynadım. O zamanlar bir dergide her
ay satranç bölümü vardı, oraya göre oyunda biraz daha ilerlemeyi keşfettim.
Kendi kendime saatlerce oynadım. Çünkü yalnız bir insandım çocukken de. Ne
zaman ki liseyle birlikte hayatım aşırı hızlandığı bir döneme girdi, satrançtan
uzaklaştım. Şimdi arada bir oynuyorum. Online oynamayı hiç sevmiyorum. O yüzden
oynayacak arkadaş bulmam da gerekiyor. İşim zor.
Ama satranç
bilmiyorsanız, satranç sizin için zor olmasın. Gözünüzü korkutmasın. Akıllı
telefon kullanmıyorum ama satranç bilseniz, o telefonlarınızdan satranç
oynasanız mesela Candy Crush'tan daha mantıklı bir oyunla geçirebilirsiniz
zamanınızı.
Satranç
oynamayı bilenler ya da bilmeyenler için bir kitap Şah Mat! Yeni başlayanlar
işin tarihinden, oyunun nasıl oynanacağına kadar bir çok açıklama içeriyor.
Görsellerle desteklenen ve adım adım açıklayarak oyunu okuruyla birlikte
oynayan, onu yönlendiren bir kitap.
Bu tip
oyunları öğrenirken, eğer birinden öğreniyorsanız kimi zaman doğru sorunun ne
olduğunu bile bilemeyip, kendi kendine yanlışı doğru sanarak öğrenmesi bile
mümkün olabiliyor insanın. O yüzden "kimseyi darlamayım, takıldığım yerde
açıp bakayım, öğreneyim satrancı" diyorsanız, kaçırmayın. Tuzakları, fırsatları, en büyük hataları ve şansınızı artırma yollarını öğrenebiliceğiniz bir kaybak.
Bir çok
oyunun yanında efsaneleşmiş bir oyunun hamlelerini de içeren bu kitapta, 64
adımda satranç öğrenebilmeniz mümkün. Canınız sıkıldığında, ne yapsam ne yapsam
diye düşünürken yardımınıza koşmaya da dünden razı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder