5 Ocak 2019 Cumartesi

Mari Jungstedt "Unseen"

Kareler ve Sayfalar ile soğuk diyar polisiyesi (özel) turu devam ediyor. Bu da hem yılın ilk kitabı, hem yılın bu tur kapsamındaki ilk kitabı hem de blog'daki ilk yazı olmuş oldu böylece. Bu dediğim, başlıkta gördüğünüz; Mari Jungstedt'den "Unseen". 

Mari Jungstedt, İsveçli bir gazeteci ve polisiye yazarı. Stockholm'de eşiyle beraber yaşıyormuş aynı zamanda, eşi ise Gotland, Visby'den. Yazlarını da Gotland'da geçiriyorlarmış. Bu bilgileri neden yazdım, neden evinde de en çok şu marka çayı kahveyi tüketiyor, eşiyle beraber market poşeti yerine bez çanta kullanıyormuş, bez çantaları da Gotland'daki bi yerel dükkandan alıyormuş gibi (bunları uydurdum şu an) detaylar yazacakmış gibi oldum peki? O kısmı da açıklayım.

Unseen, yazarın dedektif Anders Knutas serisinin ilk romanı. Sanırım toplam 14 kitap var bu seride ama bende 14'ü de yok, çok merak eden olursa sorsun tek tek yazayım yıl yıl hangi kitap yayınlanmış. Bende 3 ya da 4 kitabı olması lazım, öğrenmeyi çok isteriz Umut lütfen yaz derseniz onu da yazarım. İsveççem maalesef yetmiyor eksiksiz okumaya, sadece İngilizce olanları edindim. Neyse, devam edelim. Seri (ve Unseen) Visby, Gotland'da geçiyor. Sürekli bir Stockholm bağı karşımıza çıkıyor okurken. Anders Knutas serisinin baş karakteri haliyle Gotland'da yaşayan dedektif Knutas; ancak ilk roman olan Unseen için konuşayım; Knutas'tan daha çok okurun yakınlaşma fırsatı olan kişi Johan Berg. Kimdir bu Johan Berg? Kendisi Stockholm'den gelen bir gazeteci. Ancak o da Gotland'a tamamen yabancı değil. Kitap bittikten sonra yazara dair bir şey okurken fark ettim; zaten seri Knutas ve Berg'liymiş; sürekli Berg'in fikirleri, Berg'in etrafında dönenler Knutas'ın çevresinde olup bitenlerden daha çok karşımıza çıkıyor Unseen'de. Knutas ve Berg arasında böyle bir dengesizlik var gibi geldi bana en azından, belki ilk roman olduğu ve aslında Unseen'deki kurgunun Berg'in çevresinde olup bitenlerle daha fazla bağlantılı olması bunun bir sebebi olabilir. Ne diyordum? Yazar kendi hayatını biraz aktarmış yani seriye; mekan, bağlantılar, meslekler. Güzel bence.

Unseen ne anlatıyor peki? Birbirinden alakasız iki kadının öldürülmesiyle bir seri katilin etrafta dolaştığı düşüncesi Gotland'ı sarıyor. Knutas olayı araştırırken Berg de Stockholm'den haber yapmak için oraya geliyor; olaylara bir şekilde kıyıdan köşeden de olsa dahil oluyor. Öldürülen kadınlar arasında hiçbir ortak nokta bulunamıyor; aslında okur için küçük bir kandırmaca var ya da ben yanlış kurarak bir süre o noktaya saplandım. Yazar bilinçli bir yönlendirme yaptı mı yapmadı mı bilmiyorum ama güzel yanılttı, cinayetlerin sebebi olarak aklıma gelen şey uzun süre yanlışmış. Finalde öğrendim... Öte yandan, katil kitap boyunca yanınızda. Geçmişe dönük anılar, ayrı bölümler olarak katilin gözünden aktarılıyor. Geçmişinden başlayan ve yavaş yavaş olayların olduğu zamana yani bugüne diyelim, gelen bir anlatım da olayların akışına ek katilin anıları biçiminde aktarılıyor. Buradan, katilin neden öldürdüğünü tam kestiremeseniz de, ya da siz benim gibi yanılmazsınız belki, katilin kim olduğunu anlamak aslında mümkün hale geliyor. Katil çok saklı değil bence.

Beğendim Unseen'i. Bu sefer Wallander ve Mankell anmadan yazıya başladım, finalde anarak bitireyim. Dünya bir daha ne bir Henning Mankell görecek ne de bir Kurt Wallander...

2 yorum:

Gül Akça dedi ki...

Ben çok az polisiye okuduğum için Mankell hiç ilgimi çekmedi ama kuzey edebiyatını seviyorum siz de sürekli yazınca bir tane okusam mı diye düşünmeye başladım:) Wallander için hangisiyle başlamamı önerirsiniz? Elinize sağlık:)

Kareler ve Sayfalar dedi ki...

Selamlar, Faceless Killer (Ölümün Karanlık Yüzü) olarak çevrildi, Wallander serisinin ilk kitabı, onunla başlayın bence, okursanız da yorumunuzu beklerim =)