29 Ekim 2011 Cumartesi

Behzat Ç. "Seni Kalbime Gömdüm": Gala


Cinayet Buro by *metusatrox on deviantART Tüm bir yılı "harun'un dedesi gandalf", "csi:dikmen" şeklinde tepinerek geçirdikten sonra, şans eseri işim vesilesiyle de Behzat Ç.nin İstanbul'daki galasındaydım. Malum, memlekette yaşanan felaket üstüne felaketin de etkisiyle, çok "coşkulu" "eğlenceli" bir hava yoktu hatta bariz bir durgunluk vardı gördüğüm kadarıyla. Lakin bu film öncesi kokteylde de ekip tarafından belirtildi. İstinye Park'da 19:30 gibi başlayan gecede, toplu fotograflar vs verildikten sonra ÇARŞI'grubu platforma çıkıp pankart açtı. Yanlış hatırlamıyorsam "Şehitler ölmez, vatan bölünmez" yazıyordu. Yanlışım varsa düzeltin. Olay yaşanmadı, olay çıkmadı, insanlar alkışladı. Akabinde gerçekten peygamber sabrı olarak nitelendirdiğim bir sabır örneği gösteren ekip, hiç kimseyi kırmadan rica eden herkesle fotoğraf çektirdi. Yazıya başlarken tam olarak ne yazmak için başladığımı unuttum. Filmİ başka bir yazının konusu olarak geçiyorum ve film sonrasına atlıyorum. (Film hakkında çok yazacam çünkü kimse beni tutamaz.) Şansıma bir sıra önümde ekip oturmaktaydı, aynı salonda izledik. Sonrasında yine kameralar, tebrikler ve başta Erdal Beşikçioğlu üzere tüm oyuncuların takdir edilesi mütevazi ve samimi tavırları arasında gece bitti. Neden Behzat Ç.'yi izlediğimi, neden hayatımda İkinci Bahar'dan sonra manyak gibi izlediğim tek dizi olduğunu bu insanlarla en azından aynı ortam bir kaç saat geçirince daha iyi anladım. Adamlar, oynadıkları karakterler ne kadar doğalsa, onlar da o kadar doğal ve gerçek. Burnu havada ün manyağı, üç günlük oyuncu bozması züppelerin yanında, tavırlarıyla tüm alkışları ne kadar hak ettiklerini gördüm. Fotoğraf çekmek, filmi izlemekten sonraki ikinci önemli amacım olmasına rağmen çok az kareyle dönebildim. Bir; iş çıkışı gitmiştim ve yorgundum. İki; artık o fotoğraf makinesine duyduğum obsesyondan kurtularak yeni ve mantıklı bir ufka açılmam gerektiğinin dayanılmaz gerçekliği. Sabırlarından ve ilgilerinden/yardımlarından dolayı Berkan Şal ve Erdal Beşikçioğlu başta olmak üzere tüm ekibe selamlar, tebrikler göndereyim. *Alkol %4,6 Bomonti'lerin kapakları cebimde, döndüm evime. Çantada yer olsaydı da şişeleri de atsaydım. Olsun, demek de zor artık...

Hiç yorum yok: