5 Ağustos 2023 Cumartesi

Michael Hjorth & Hans Rosenfeldt "The Disciple"

Kareler ve Sayfalar Soğuk Diyar Polisiyesi (özel) Turu büyük çabalar sonucu, hava sıcaklığındaki korkunçluğa rağmen aylar sonra bula bula bu günü yazı yazmak için bularak devam ediyor. Bu cümleden sonra hiçbir insan bu blog'u okumaya yanaşmaz sanırım.

Sebastian Bergman serisinin ilk kitabı hakkında yazmıştım, merak eden blog'da saniyeler sürecek bir arama sonucu ulaşabilir. İkinci kitap, The Disciple ile devam edeyim. İlk kitaba da ölüp bitmemiştim ancak ikinci, kesinlikle okuma kararı almamda etkili olan nedenler için hiç tatmin edici sonuç vermedi. Elbette bunlar kişisel beğeni ve tercihler neticesinde şekillenen yorumlar; katili baştan beri biliyor olmamız, romanın Amerikan seri katil romanları tadında olması gibi iki başlıca özellik, benim için olumsuz noktalardı. 

Konuya gelirsek; yıllar önce hapse giren ve çıkma ihtimali olmayan seri katil Hinde'nin cinayetlerinin kopyaları yeniden gerçekleşmeye başlar. Dışarısıyla iletişimi, hatta hapishanedeki yüksek güvenlik önlemleri nedeniyle neredeyse insanlarla iletişimi oldukça kısıtlı ve denetimli olan Hinde'nin cinayetlerinin taklitlerinin yeniden, üstelik milimetrik detaylarına kadar yeniden işlenmeye başlaması bir korku doğurur. Sebastian Bergman, yıllar önce Hinde üzerine bir kitap yazdığı ve aslında hapse atılmasında da rol oynadığı için, cinayet soruşturmasına biraz da kendi çıkarlarını doğrultusunda dahil olur. Bir yandan cinayet soruşturmasını, bir yandan da Bergman'ın ilk kitaptan beri devam eden sorununu okuyoruz; yaşadığı yıkım ardından öğrendiğinde hayatını değiştiren bir gerçek olarak bir çocuğu daha olduğunu öğrenmesi, içinde olduğu bozuk ruh hali ve bunlara eşlik eden bir gerilim olarak gerçek babasının Sebastian olduğundan haberi olmayan kızıyla soruşturma nedeniyle yeniden beraber çalışmaya başlaması. 

Soruşturma ilerledikçe Bergman'ın da cinayetlere adeta çekilmek zorunda kaldığını görüyoruz. Hızlı okunan bir roman ancak çok klişelere boğulmuş. Başta dediğim gibi, Bron adlı muhteşem polisiyenin yaratıcısı olup da sonra böyle Amerikan seri katil romanlarından hallice bir roman yazmalarını anlamsız buldum. Hinde karakteri de, eski ve yeni cinayetlerin nedeni de, cinayetlerin kurgusu da çok klişe. Beni hiç çekmeyen bir tarz. Kesinlikle soğuk diyar polisiyesi olarak adlandırdığım ruh halinden ve incelikten yoksun. 

Hiç yorum yok: