6 Ocak 2013 Pazar

H. G. Wells "Zaman Makinesi"

H. G Wells’i çok severim. Özellikle Görünmez Adam’ını. Bir gün blogda o kitaba da yer vermek istiyorum zira bir başına kalmak ve safi yalnızlık üzerine güzel bir kitaptır; dışlanmak, kimsenin istemediği ve sevmediği bir insan, hatta bir “şey” olmak. Ve bunu her iki taraftan da göstermek.

Neyse, konumuz Wells’in Zaman Makinesi adlı kitabıyken diğer bir kitaba bu kadar yer ayırmak kafi.

Zaman Makinesi hakkında söylemek istediğim ilk şey bu kitabın günlerce elimde sürünmüş olduğudur! Neden böyle oldu ve bunu neden yazının ilk satırlarında anlatmak ihtiyacı duydum bilmiyorum ama öyle. Kitap bana akmayacakmış ve bitmeyecekmiş gibi geldi. Oysa konusu ve elbette adı tam ilgimi çekecek tiptendi. Ama olmayınca olmuyormuş.

Zaman Gezgini'nin zaman yolculuğu akabinde arkadaşlarına bir akşam yemeği sırasında başından geçenleri anlatması üzerine kurulu kitap. Zaman Gezgini yaptığı zaman makinesi ile 802701 yılına gider (evet!). Burada gördüklerini ise oturttuğu taban çalışan kısım ve bence yiyen kısımdır. Bir nevi kapitalizme göndermeler içeren, fazlasıyla içeren bu kitapta emekçi/çalışan kısım ve sefasını süren kısım olarak karşımıza iki farklı “tür” çıkıyor; çalışkan Morlock’lar ve onların kendileri için kitaptaki tabiri ile “besledikleri sığırlar” olan Eloiler. Morlock’lar yerin altında ve sürekli çalışan, etobor bir kesim iken, Eloiler yerin üzerine, saatlerini suda oynaşmak, meyve yemek ve yatıp uyumakla geçiren tembel kesim. Herhalde hangisinin hangi kesimi temsil ettiği açıkça görülüyor.

Hikaye boyunca Zaman Gezgini’nin amacı kendisinden alıkonulan zaman makinesini tekrar bulmak ve kendi zamanına dönmektir. Bu sırada başından geçenlere ve düşüncelerine tanık olmak düşüyor bizlere.

Son olarak hikayenin sonunda insan ırkının kendi sonunu nasıl getirdiğine dair göndermeler / kareler de bulunmakta.

Benim kitaba bayılmamam bir yana, H. G. Wells gibi bir ismin kitabına her zaman şans verin, atlamayın derim. Belki sorun bendeydi okurken.

İyi okumalar şimdiden.

Zaman Makinesi, H. G. Wells. İthaki Yayınları, 142 sayfa.

Hiç yorum yok: