18 Kasım 2012 Pazar

Jules Verne "Wilhelm Storitz'in Sırrı"

Wilhelm Storitz’in Sırrı, Jules Verne’in son zamanlarda okuduğum, sürükleyici ama nedense fazlasıyla atlanmış noktası bulunan bir kitabı. Tamam, ne böyle bir yazarı eleştirmek ne de kitabı kötülemek amacım, ancak okurken ister istemez H.G Wells’in “Görünmez Adam”ı aklıma geldi ve gittiğim istemdışı kıyasta Wilhelm Storitz’in Sırrı biraz geride kaldı.

Hikaye, Henry Vidal’in Fransa’dan Macaristan’a, kardeşi Marc Vidal’in düğünü için yola çıkmasıyla başlıyor. Yolculuk boyunca Jules Verne’in içindeki gezi tutkusunu da hissetmek mümkün; detaylı anlatımlarla size yol boyunca çevreyi, zamanındaki haliyle anlatıyor. Sanırım 1800’lerin sonunda geçiyor olay, haliyle dönemde hissedilen Osmanlı etkilerine de kayıtsız kalmıyor yazar ve satır aralarında buna göndermeler yapıyor. Hikayeye devam edersek; sonunda Macaristan’a ulaşan Henry Vidal, kardeşinin nişanlısına kafayı takmış, eski bir bilim adamı olan Otto Storitz’in oğlu Wilhelm Storitz’in kendilerine zehir edeceği bir sürecin içine giriyor.

Wilhelm Storitz’in sırrına gelince, kitabı okumamış olanlar buradan sonrasını okumasın bence; görünmezliğin sırrını bulmuş olan Wilhelm Storitz’in görünmezlik durumunda çok fazla açık olduğunu düşünüyorum. Örneğin tacı çaldığı kısımda taç görünür iken kendisinin üzerindeki kıyafetler ve bu iksiri içen diğer kişiler üzerindeki kıyafetler de görünmez kalıyor. Görünmez Adam’daki yenilip içilenlerin görünmezliğe gidiş süreci gibi bir durum burada kesinlikle yok; o konuya değinilmiyor bile. Gerçekten kıyafet detayının atlanması beni okurken sürekli rahatsız etti.

Aslında romanda değinilen görünmezlik değil; bir evliliğin sabote edilmesi, ancak yanında cılız kalan bu görünmezlik durumu da hikayenin yegane sıra dışı unsuru. Kitapta bolca Macar – Alman düşmanlığı izlerini görmek de bir diğer detay. Jules Verne’in Almanlar’a olan nefretini hemen her sayfada görmek mümkün. Öyle ki Storitz ailesinin şeytanı temsil eden bir duruşa büründürülmesi ve bunu Alman ırkına (kendileri Prusya’lı olmakta kitapta) yapıştırılması, takiben Macar halkının Almanlar’a karşı neredeyse nefret çerçevesinde birleşmesi gibi unsurlar Verne hakkında fazlasıyla ipucu veriyor!

Sonuç olarak Wilhelm Storitz’in sırrı akıcı bir kitap, Jules Verne gibi bir yazarın bir eseri için de sanırım başka bir yorum yapmak olmaz. Ama kesinlikle okurken göz batan fikirler, göndermeler ve atlanan detaylar da yok diyemiyorum.

Hiç yorum yok: