27 Eylül 2014 Cumartesi

Philip Coppens "Kayıp Uygarlıklar Muamması"

Arkeoloji, tarih ve kayıp kültürler, kıtlar ilginizi çekiyorsa bahsedeceğim kitaba bir göz atmanızda fayda var.

Araştırmacı bir yazar olan Philip Coppens'in yazdığı Kayıp Uygarlıklar Muamması'nda bizleri ilk olarak tesadüfen ortaya çıkan, arkeolojik bir kazı olarak başlamayan ancak zamanla yarattığı sansasyonlarla beraber onlarca arkeologun dikkatini çeken bir kazıya götürüyor. Doğruluğu ispatlanamayan bir kalıntının yaratacağı kaosu akıcı bir dille anlatan kitapta ardından hepimizin aşina olduğu ancak kafamızdan soru işaretlerini uzaklaştıramadığımız bir konu olan Truva konusuna değiniyor. Truva nerede? Truva'ya dair anlatılanlar gerçek mi? Homeros'un çelişkilerle dolu anlatısının gerçekliğini ya da hatalı yönlerini ortaya çıkarmak için sorgulamaya giden yazar, farklı kaynaklardan elde edilen bilgiler doğrultusunda anlatının gerçekle ne kadar örtüştüğünü sorguluyor. Örneğin Homeros'un verdiği coğrafi bilgilerin tamamen zıddı bölgeleri işaret eden bir tablo çıkarıyor karşımıza. Öyle ki Homeros'un anlatımındaki bronz kadehlerin de işaret ettiği şekilde coğrafya, Keltler'e doğru kayıyor.

Yeni Dünya'nın kökenlerinin aslında Eski Dünya uygarlıkları kadar geriye dayandığını belirten yazar, benim için en ilgi çekici olan bölümlerden birine geçiyor daha sonra: Atlantis!

Mısır uygarlığının doğuşunu Atlantis'ten göç edenlerin başlattığına değinen fikirlerin okura sunulmasının ardından, Atlantis ve diğer uygarlıklar arasındaki bağlantılar ve Atlantis'in gerçekliğine dair sorgulamalar başlıyor. En merak uyandıran noktalardan biri olarak Atlantis'in yeri konusunda ise Akdeniz işaret ediliyor. Bir deprem sonucunda battığı yönündeki görüşün sonucu olarak ortaya çıkan bu iddiada ayrıca kıtanın battıktan sonra sürüklenerek Cebelitarık Boğazı'nı üç kere kapattığı da yer alıyor.

Atlantis ve Vikingler'i bir noktada buluşturan sayfalar ise oldukça ilgi çekici. Şu günlerde gündemde olan Vikings dizisini izleyenler hemen hatırlayacaktır, Vikingler'in Avrupa ülkelerini istila etme tutkusu bir başka! Kitapta bu konuda ele alınan iddialardan biri Vikingler'in Walhalla'yı bulmak amacıyla bu kadar çok sefere çıktıkları. Vikingler'in efsanelerinde yer alan bu "Tanrıların Salonu"na ulaşmak onları güdüleyen başlıca neden olarak iddialar arasında yer alıyor.

Değinmek istediğim bir isim ve detaylarını kitapta bulacağınız bir diğer nokta ise Atlantis'in Paris'te yer alan bir şehir olduğunu ileri süren Marcel Mestdagh. İddiasında yer alan bölge ve bölgeye dair ilginç teoriler kitapta yer alıyor.

Kayıp kıta, diyince akıllara ilk gelen isimlerden biri olan Mu da kitapta yer alıyor. James Churchward'ın (Mu denilince aklıma ilk gelen isim!) Atlantis ve Mu kıtası arasındaki bağlantıları kitapta değinilen konulardan biri.

Kısaca anlatmaya çalıştım; böyle bir kitapta sizleri bekleyen ve belki şimdiye dek duymadığınız iddia ve kanıtların tadını kaçırmamak amacıyla yazıyı burada bitiriyorum. İlginç bir kitap. 

3 yorum:

Gül Akça dedi ki...

Bu kitap bir inceleme mi?

Kareler Ve Sayfalar dedi ki...

@Gül Akça: Bir araştırma kitabı.

Gül Akça dedi ki...

Ben böyle kitapları severim alayım o vakit...